ŞİRKETLEŞMENİN GELİR EŞİTSİZLİĞİNE ETKİSİ



Gelir eşitsizliğini genelde ekonomi politikaları açısından inceliyoruz. Dünya genelinde büyük şirketler ve siyasete etkileri açısından bakarsak;

Küreselleşme, dijitalleşme vb. sayesinde büyük şirketler daha hızlı büyüyebiliyor. Faaliyet gösterdikleri ülkelerde vergi düzenlemelerinden yararlanabiliyor.

Bazı durumlarda da tam tersi, yerel şirketler nihai müşteriye daha yakın konumda ve daha az yatırım ve daha düşük maliyetlerle çalışabiliyor. Özellikle mühendislik, mimarlık gibi uzmanlığa dayalı işlerde fark yaratabiliyor. Müşteri taleplerine daha hızlı cevap verebiliyor…

Bazı büyük şirketlerin kurduğu lobi faaliyetleri bu küçük işletmeleri olumsuz etkileyebiliyor. Siyasi kararlar üzerinde doğrudan etkili olabilmek için lobi faaliyetlerine yatırım yapabiliyorlar. Lobi faaliyetleri daha geniş toplum yararı yerine, yalnızca kendi kârlarını maksimize etmeye yönelik olabiliyor. Siyasi kampanya ve kararlar üzerinde etki kurup, medyayı yönlendirebiliyorlar. Bazen büyük bir şirket, bir ülke ekonomisinin ve istihdamın önemli bir parçasıysa, hükümetler bu tip şirketlerle olan ilişkilerini dikkatli yönetebilir. Yine büyük şirketler kendi çıkarlarını koruyabilmek ve güçlü bir siyasi etki yaratabilmek için, eski siyasetçileri veya bürokratları kadrolarına alabilir.

Büyük şirketlerin büyümesi, ekonominin genel büyümesi için olumlu etkiler yaratabilirken, bu büyümenin sağlıklı olup olmadığı, şirketlerin toplumla olan ilişkileri ve toplumsal sorumluluklarıyla doğrudan ilişkili. Gelir eşitsizliğini artırmak gibi olumsuz sonuçlara yol açıyorsa, bu büyüme sağlıklı bir büyüme olarak değerlendirilemez. Toplumlar ve hükümetler, bazı olumsuz etkilerin denetimi için şeffaflık, etik kurallar ve hukuki düzenlemeler geliştirmek zorundadır.

 

Sizce toplumsal refah için nasıl büyüme modelleri geliştirilmeli?

Yorumlar